Ziya Osman Saba Edebi Kişiliği ve Hayatı
Sebil ve Güvercinler, Geçen Zaman ve Mesut İnsanlar Fotoğrafhanesi gibi eserleriyle edebiyat dünyamızın unutulmaz kişilikleri arasında yer alan Ziya Osman Saba’nın bugün vefatının 64. yılı…
Vefatının 64. yılında Ziya Osman Saba Edebi Kişiliği ve eserleri ve hayatı ile yazımızda…
İstanbul Beşiktaş’ta Binbaşı Osman Bey ve Ayşe Tevhide Hanım’ın çocuğu olarak dünyaya geldi. Henüz küçük yaştayken (8.yaşında) annesi Ayşe Tevhide Hanım’ı kaybetti. Bu elim hadise neticesinde yazmış olduğu şiirlerle edebiyata ilk adımlarını atmaya başladı.
Annesini çocuk yaşta kaybetmesi ve bu olaydan derinden etkilenmesi onda ölüm korkusunu ve ölümden kaçış düşüncesini de beraberinde getirdi Onun hayatını etkileyen bu hadise Ahmet Haşim’in hayatını ve edebiyatını etkileyen hadiseye birebir benzer ki Ziya Osman Saba’nın da şiir anlayışı ve teması Ahmet Haşim‘in şiirini anımsatır.
Yaşar Nabi ve Cahit Sıtkı ile Tanışması
Lise eğitimine başladığı Galatasaray Sultanisi onun için edebi hayatında başladığı bir dönem olur. Bu dönemde Varlık dergisinin kurucusu Yaşar Nabi Nayır’la tanışmıştır. Daha sonra sınıfta kalınca Cahit Sıtkı Tarancı ile sınıf arkadaşı olur.1 Bu tanışıklıklar Ziya Osman Saba Edebi Kişiliği hakkında ilk ipuçlarını verir.
1927 yılında ilk şiirleri Servet i Fünun dergisinde yayımlanmaya başlar. Yaşar Nabi Nayır’ın etkisiyle Cumhuriyet edebiyatının ilk edebi topluluğu olan Yedi Meşaleciler topluluğuna katılır. Aynı zamanda bu topluluğun en genç üyesi konumundadır.
Şiirinde Ahmet Haşim Benzerliği
Yedi Meşaleciler’in şiir anlayışları kendilerinden birkaç dönem önce Ahmet Haşim’in önderliğinde ortaya çıkan Fecr-i Ati’nin şiir anlayışına çok benzer.
Sembolizm ve Empresyonizm akımlarından etkilenen Yedi Meşaleciler, şiirde anlamın kapalı olması gerektiğini savunur. Sanat, sanat içindir anlayışını benimsemişler ve kendi iç dünyalarını yansıtan eserler ortaya koymuşlardır. Bu özellikler hem Fecr-i Ati’yi andırır hem de Ahmet Haşim’i. Aynı zamanda bu özellikler Ziya Osman Saba’nın doğrudan benimsediği şiir anlayışıdır.
Edebiyata büyük bir yenilik getirme arzusuyla yola çıkan Yedi Meşaleciler topluluğu özellik bakımından Fecr-i Ati’yi andırdığı gibi yaşadığı son bakımından da Fecr-i Ati’yi andırır. Yani Fecr- i Ati topluluğu gibi edebiyata büyük bir yenilik getiremeden kısa sürede dağılırlar.
Yedi Meşaleciler topluluğunun dağılması Ziya Osman Saba Edebi Kişiliği hakkında pek bir şey değiştirmez. Derinliği olan Saf Şiir formundaki şiirlerini yazmayı sürdürür ki Ahmet Haşim’den de bu konuda takdir alır.
Şiir Ziya Osman Saba için bir uğraştan çok bir yaşam tarzıdır. Bir söyleşisinde şiir ile ilgili şu ifadelere yer verir :
Şiir yazmak benim için bir eğlence olmak şöyle dursun, bir ihtiyaç, bir zaruret, adeta yaşamamın sebep ve hikmeti. ‘Bugün, yarın öleceksin.’ deseler, yegane üzüntüm, dünyada bırakacağım sevdiklerimle yazamadığım eserlerimdir.
kaynak : https://www.aa.com.tr/tr/kultur-sanat/turk-edebiyatinda-derinlikli-siirler-ortaya-koyan-ziya-osman-saba/2125655
Küçük yaşta annesini kaybetmesi, Cahit Sıtkı gibi ölüm korkusu yaşayan bir sanatçı ile yakın arkadaş olması onun şiirlerini etkileyen başlıca olaylar olmuştur. Bu da mistik bir şiir anlayışı benimsemesini sağlamıştır. Bu konuda Necip Fazıl :
ki İstanbul efendisi, eski Babıali tipi, güzel ve çirkini tayinde usta bir Ziya Osman Saba, bir Asaf Halet Çelebi vardı, öldüler.
kaynak : https://www.aa.com.tr/tr/kultur-sanat/turk-edebiyatinda-derinlikli-siirler-ortaya-koyan-ziya-osman-saba/2125655
İfadelerini kullanır ki Asaf Halet Çelebi ile Ziya Osman Saba’yı aynı çizgide gördüğünün delilidir. Zira Asaf Halet Çelebi mistik şiirin edebiyatımızdaki en önemli isimlerindendir.
Eserleri
Şiir : Sebil ve Güvercinler, Geçen Zaman, Nefes Almak, Bıraktığım İstanbul
Hikaye : Mesut İnsanlar Fotoğrafhanesi, Değişen İstanbul
Deneme : Konuşanlar Bir Hüzünle Sesinde