içinde

TEBLİĞ VE DAVET

Kelime manası; taşımak, götürmek,bildirmek, eriştirmek.

Davet: Çağırma. Bir fikri kabul ettirmek için deliller söyleyerek insanları çağırmak.

Tebliğ ile davet iç içe iki kelime. Tebliğ edilen şeye davet edilinir. Davet ise tebliğ’le edilinir. Bu nedenle bu iki kelimeyi birlikte zikredeceğiz. 

Tebliğ ve davet dediğimize göre ilk önce şunu belirtmeliyiz. Neyi tebliğ edeceğiz ve bu görevi nasıl yapacağız ?

Bugün burada bu üç çetin duruma cevaplar bulmaya ve ilim deryasından mahdut zaman ve mahdut imkanlar muvacehesinde beceriksiz aklımızla yapabildiğimiz kopya ve iktibasları sizlere aktarmaya çalışacağız.

Tebliğ ve davette muhatabımız insan olduğuna göre; önce insan nedir ona bir bakalım. Cenab-ı Hak , insanı şöyle anlatır, Kur’an’ı Kerim’de :

” O vakit hatırla ki, Rabbin meleklere ‘ Ben yeryüzünde ( hükümlerimi yerine getirecek) bir halife (bir insan) yaratacağım’ demişti. Meleklerde ‘ Biz seni hamd ile tesbih ve noksanlıklardan tenzih etmekte olduğumuz halde oraya fesat çıkaracak ve kanlar dökecek kimse mi yaratacaksın” demişlerdi. Allah : ” Ben sizin bilmeyeceğiniz şeyleri bilirim ” buyurdu. ( Bakara -30 )

  • Hatırla o vakti ki Rabbin meleklere ben demişti kuru bir çamurdan, suretlenmiş bir balçıktan beşer yaratacağım.
  • Bunun üzerine meleklerin hepsi birlikte secde etti. Ancak İblis bu secde edenlerle beraber olmaktan çekinerek dayattı.
  • Cenabı Hak : ” İblis, sen neden secde edenlerle beraber değilsin” dedi.
  • İblis : ” kuru bir çamurdan, şekillenmiş bir balçıktan yarattığın bir insana benim secde etmem doğru olmaz” dedi.
  • Cenabı ı Hak şöyle buyurdu : ” O halde çık buradan. Çünkü sen artık kovulmuşsundur. ( El – Hicr: 28-34)

Fakat şeytan kıyamete kadar insanları sapıtmak, kandırmak için Allah’tan mühlet istedi. Allah ona mühleti verdi. O zamandan şimdiye kadar da İblisin insana düşmanlığı aynı şiddetiyle devam edecektir. Böylece Adem (as) ilk defa şeytanın iğvasına kapılmış ve ilk günahı işlemiş,daha sonra Rabbimizin ona doğruyu göstermesiyle tövbe etmiştir. Daha sonra da onun zürriyetinden gelenler şeytanın aldatmasına kanmışlar ve bunlara da ilk insan, ilk peygamber hakkı tebliğ etmiş, şeytanın aldatmasına karşı zürriyetini uyarmıştır. Burada zikrettiğimiz gibi başından günümüze iki çeşit davetle karşılaşır insanlık.

Birincisi : İman, aşk, merhamet, şefkat,fazilet,nur,huzur ve saadete; solmayan,sararmayan,yıpranmayan, eskimeyen mükemmele; dosdoğru olmaya ve Hakka…

İkincisi : İhtiras,mide,şehvet,yalan,hile, sahtekarlık,puta tapıcılık ve batıla…

Birisi yaratılanların Rabbinden, peygamberler vasıtasıyla gelen, ikincisi şeytanın ve nefsin iğva ve aldatmacası.

Davet , tarih boyunca bu iki grupta kutuplaşmış ve bir üçüncüsünün olması imkansız yüz, şekil ve ad değişikliğinden ileri gitmesi de muhaldir.

 

 

 

Bildiri

Ne düşünüyorsun?

Bir yanıt yazın

İSYAN-İHANET-EMANET : YEMEN

YENİDEN DOĞUŞ GAZETESİ YIL 1 SAYI 2 1978