Menü
içinde

Enis Behiç Koryürek Miras

Enis Behiç Koryürek Miras

I

Aynadan bana bakan ey solgun çehreli genç!
Bütün ömrüm içinde biricik yoldaşımsın;
Rûhumun heykelisin ; canlı mezar taşımsın.

II

Uzak, sisli yollara dalmış gibi gözlerin
Mersiyeler okuyor gönlüme derin, derin…
Ah, o mersiyelerde hâtıralar ağlarken,
Gel, şu geçen yılları berâber düşünelim,
Alnımda senin elin, alnında benim elim:

III

Ey bütün gençliğini hırpalamış deli genç!
O kadar çırpındığın, o kadar mest olduğum
Lâhzalardan ne kaldı?… Bugünkü yorgunluğum!
Sen ki aşkı en çılgın ihtirasile tattın,
Varlığının boynuna alevden kemend attın!
Avlanıp sürüklendin lezzetten ıztırâba…
Sandın ki yükselirdin hakikatten serâba!..
Ne ateşli bûseler vardı dudaklarında!
Göz yaşım mı söndürdü o yakan bûseleri?..
Gönlümde şimdi sızlar onların yanık yeri…
Yârabbî, öyle kevser içtim ki bir zaman ben
En bahtiyar sayardım yeryüzünde kendimi!..
Ah, o kevser bitti mi?… O kevser tükendimi?…

IV

Ey şair, sönmededir o coşkun duâların;
Ne kadar zavallıdır gençlik iddiâların!
Gözlerinde parlayan kıvılcımlar silinsin!
Sen eski genç değilsin; sen artık genç değilsin!
Tek, tük beyaz saçlar var bugün şakaklarında!
Onların hepsini ak görmeğe vaktin var mı?..
Ömrümün mesafesi o kadar yıl uzar mı?..

V

Bir müsrifin delice saçtığı servet gibi
Sarfedip gidiyorum günlerimi, Yarabbí!
Bir eser bırakmadım geleceğe yâdigâr.
Bırakmışım kime ne, bırakmasam ne zarar?..

VI

Aynanın o yalancı sonsuzluğu içinden
Duyuyorum şimdiben inildiyen sesini:
Beynimden silseydim, ah… Ölüm düşüncesini
Her bir heyecanımdan bir âbide yapardım.
Onların gölgesinde nesiller dinlenirken,
Yalnız kendime mahsus, ebedî niyâzımla,
Asırların üstünde dalgalı âvâzımla,
Aşkı yaratmış olan Allahıma tapardım.

VII

Ey benzi uçuk yoldaş, sen, ey aynadaki ben!
Keşke hiç heyecana düşmesen, düşünmesen!.
Kara tahta üstüne bir küçük yaramazın
Çizip bozuverdiği garip bir şekil gibi
Silinip gideceksin şu dünya levhasından.
Gençlikte bin emelle çaldığım coşkun sazın
Bir nağme kalmayacak sevincinden, yasından.

VIII

Ben “Tâlih”in elinde bir ucuz oyuncağım.
Bir gün ben de kırılıp atılmış olacağım.
Ne çıkar mârifetim “dehâ” diye anılsa?..
Şu yalancı dünyaya, ah… Eğer inanılsa!..

IX

Hep bu ölüm korkusu şevkimi öldürüyor…
Yokluğun bîhuşluğu varlığımı bürüyor…
Beynimde işte böyle uyuşturucu bir yas.
Kanımda, fakat, yanar bir muhteşem ihtiras!
Bütün o kara yastan, bu nurlu ihtirastan
Bir demet kafiyedir dehre kalacak mîrâs.

X

Benim “dâr-ı dünyâ”da ne malım ver, ne mülküm!
Kimseyi ihya etmez bana gelecek ölüm.
Bir demet kafiyem var; mîrâsım budur ancak!
İlhâmımın perisi bu mîrâsa konacak.
Bu mîrâsın kıymeti olsa da, olmasa da
Değişemem doğrusu bir yığın elmasa da!
Çünkü bunlarda benim bütün bir gençliğim var;
Bütün ruhum, hayalim, ümidim, sevdiğim var…

Enis Behiç Koryürek Miras

Exit mobile version